Anasayfa / BİLGİ DEPOSU / Paul Van Dyk Kimdir?
Paul Van Dyk Kimdir?

Paul Van Dyk Kimdir?

Esas adı Matthias Paul.16 Aralık 1971 yılında Doğu Almanya’da Eisenhuettenstadt’da doğdu.2005 yılında Tiesto’nun 3 senelik taht sefasına son vermiştir.Müziğe girişi Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesiyle oldu.Bu hayatında bir dönüm noktası olmuştu.Bu durumu şöyle özetliyor :
“Batı televizyonlarını seyretme ve radyoları dinleme şansımız oluyordu. Müzikleri kaydeder ve partilerimizde yeniden çalardık çünkü doğuda kulüp kültürü yoktu. O zamanlar ‘Monika Diet’ adlı radyo kanalını dinlerdim. ‘The Smiths’ ve ‘New Order’ gruplarının müziği ile büyülenmiştim. Çok güçlü ve çoşkulu idi. 1989 yılında, Berlin Duvarı yıkıldığında, Berlin’de geniş bir kulüp kültürü yayılmaya başladı. Genellikle Detroit Techno’su çalmaya başladılar. Enerjik ruhu seviyordum fakat bir şeyler eksikti. Başka bişey arıyordum.” diyor Paul Van Dyk.
Bu arayış onu hiç terk etmedi. 1991 yılının Mart ayında, Berlin’deki ‘Tresor’ isimli kulüpte ilk kez müzik çaldı. Paul Van Dyk, aynı dönemde, kendi orijinal bestelerini de yapmaya başladı.
1992 yılında, ilk yapıtı ‘Perfect Day’, Cosmic Baby ile oluşturduğu ‘Visions of Shiva’ ismi altında piyasaya sürüldü. ‘Perfect Day’ gelecek vaad eden ve duraklamadan yükselecek bir kariyerin başlangıcı oldu. “Elimde ilk plağımı tutarken bir çocuk gibi sevinmiştim” diyor Paul Van Dyk.
1993 yılında Paul Van Dyk “Humate – Love Stimulation” isimli parçayı remiksleyerek, parçayı yılın hiti yaptı.
1994 yılında ise, ilk albümü “45 RPM” yayınlandı. Bu sırada efsanevi kulüp ‘E-Werk’te çalmaya başladı. Nick Warren, BT, Dave Seaman, Sasha gibi dünyaca ünlü DJ’lerin de çaldığı ‘E-Werk’ kapanana kadar, Paul Van Dyk ‘E-Werk’te dinleyici grubuna müziğini sunmaya devam etti.
Paul Van Dyk ilerleyen yıllarda, Inspiral Carpets, Sven Väth, Curve ve New Order gibi tanınmış ünlülerin parçalarını remiksleyerek saygınlığını artırdı. Bu tabii ki ikinci albümünün çıkarılmasına kadar sürdü. Bu ikinci albümden sonra, Paul Van Dyk dünyanın en büyük elektronik sanatçılarından olarak tanındı.
1998 yılında ilk albümü ’45 RPM’ İngiltere’de piyasaya sürüldü. Bu albüm kendi parçası ‘For An Angel’ın yeni remiksi ile dünya dans listelerinde yerini aldı. ‘For An Angel’, İngiltere’de 2 hafta, Almanya’da 4 hafta dans listesinde bir numara oldu.
İngiltere’de ‘Deviant Records’ adlı şirket Paul Van Dyk’ı yaratıcı ürünlerini sorumluluğu altına aldı. Paul Van Dyk, kendi prodüksiyonları ve kendi remikslerini miksleyerek, 33 parçadan oluşan, enine boyuna düşünülmüş en iyi toplama albümünü meydana getirdi: ‘Vorsprung Dyk Technik’.
Bu albüm içinde “Humate – Love Stimulation”, “Joe T. Vanelli – Playing With The Voice”, bir kulüp hiti olan “Binary Finary – 1998” ve “Paul Van Dyk – For An Angel” bulunmakta. Albüm piyasaya sürülmesinden bir yıl sonra, Kasım 1999’da ‘Vorsprung Dyk Technik’ 60.000 adet satış yaptığını ilan etti. Bu 3 bölümlü olan bir CD için az rastlanılan bir olaydı.
1999 yılında MFS Records ile çalışmasını sonlandırdı ve Vandit Records ile çalışmaya devam etti. Vandit Records’dan yeni albümü ‘Out There And Back’ piyasaya çıktı. Albümün single’ları olan ‘Another Way’, ‘Tell Me Why’ ve ‘We Are Alive’ Alman Dans Listelerinde haftalarca 1 numarada kaldı. Bu parçalar Amerika’da 15., 13. ve 7. sıraya yerleşti.
Milenyumun son yılı, uluslarası yapımcı ve DJ olan Paul Van Dyk için onur verici bir yıl oldu.
İlk olarak, İngiliz Dergisi ‘DJ Mag’ Paul Van Dyk’ı “Yılın En İyi Müzik Yapımcısı” ilan etti. Aynı listede, Fatboy Slim ikinci, Paul Oakenfold da üçüncü oldu.
1999 yılında Londra’daki Müzik Ödülerinde “En İyi DJ” ödülünü kazandı. ‘Ministry’ dergisi tarafından “En İyi Uluslarası DJ” seçildi. Paul Van Dyk’ın Gatecrasher’da 6 saat süren performansları sonucunda, İngiliz ‘Muzik’ dergisi Gatecrasher’ı en iyi ikinci kulüp seçti.
1999 yılının Eylül ayında ‘Mixmag’ dergisi onu “Yılın Adamı” seçti. Aynı yıl ‘Muzik’ dergisi onu “Trance Topluluğunun Lideri” olarak nitelendirdi. Paul Van Dyk ise kendisine ‘Lider’ denilmesinden pek hoşnut değil.
“Ben kendimi bir ‘Lider’ olarak adlandırmak istemem. Tabii ki müzik yapan bir adam topluluğun önünde durur ama ben insanlara liderlik yapmak istemiyorum. Ben müziğimle, onları kendilerinden geçtikleri o çok kısa zaman içinde baştan çıkarmak ve onlar için yeni bir dünya yaratmak istiyorum. Onları etkilemek ve onlara ilham vermek istiyorum.” diyor Paul Van Dyk.
Paul Van Dyk, yaptığı müzik ile ilgili de şunları diyor:
“Ben aslında Trance yapmıyorum. Müziğime isim vermeyi ve kategorize etmeyi sevmiyorum. Eğer isim vermem gerekseydi, buna ‘Elektronik Dans Müziği’ derdim. Bu benim kullandığım dil olurdu.”
Tüm dünya ulusları tarafından anlaşılan evrensel bir dil bu. Paul van Dyk insanların duygularına egemen olabilen bir müzik yapıyor.
Paul Van Dyk’ın en önemli isteği ise, kaç kişi olursa olursun, bir DJ olarak dinleyicisi ile iletişim kurmaktır.
“Bir DJ olarak kariyerime başladığım zaman, DJ ve insanlar arasında çok derin bir iletişim olduğunu fark ettim. Farklı titreşimler ile, atmosferi nasıl yaratacağımı ve kalabalığı nasıl hareket ettireceğimi öğrendim. Çalarken insanlar ve benim aramda bir etkileşim meydana geliyor. Kulübe gelip, hazır bir set çalmıyorum. Bu benim için de yeni bir deneyim oluyor. Kimse nasıl biteceğini bilmiyor.”
Paul Van Dyk düşüncelerine şöyle devam ediyor:
“Ben şunu söylemek istiyorum: Duygu olmadan, iletişim olmadan, etkileme olmadan yapılan müzik yeterli değildir. Benim müziğim dinleyicilerin tepkileri ile gelişir. Dinleyici ve benim aramda bir iletişim vardır.”
Bu yüzden Paul Van Dyk, Londra, Tel Aviv, Mexico, New York ve Singapur gibi büyük şehirlerdeki önemli yerlerde çalmaya devam etmektedir.
New York’taki efsanevi ‘Twilo’ kulübü 2001 yılında kapanına kadar, ‘Twilo’da ayda bir kez çalmaya devam etmiştir. Halen Gatecrasher partilerinde ve kendi şehri Berlin’de çalmaya devam etmektedir.
Paul Van Dyk, İngiliz ‘DJ Mag’ dergisinin her sene düzenlediği “Dünya’nın En iyi 100 DJ’i” sıralamasında, her sene ilk 5 sırada yer almaktadır. Bu sıralamada 1999 yılında 5. olmuştur. 2000-2001-2002 yıllarında bu sıralamada 4.cü kalarak, başarı grafiğini devam ettirmiştir. 2006 yılında ise DJ MAG dergisi tarafından yılın en iyi DJ’i seçilmiştir.
Bu sıralama için Paul Van Dyk şöyle diyor:
“Benim için önemli olan listede nerde olduğum değildir. Önemli olan arkadaşlar ve tüm insanlardır. Özellikle bir yerde bişey değiştirmişsem, orası daha önemlidir benim için. Birisi bana ‘Müziğini duyduğum zaman hayatımda bişeyler değişti’ dediğinde çok mutlu oluyorum.”
“Hiçbir zaman trend olmak için veya para kazanmak için müzik yapmadım… Ben kendim için müzik yaptım… Müzik benim midemden geliyor… Müzik şiddetli bir histen ortaya çıkıyor… Ve her parçanın kendi küçük hikayesi var.” diyor Paul Van Dyk.
DİSKOGRAFİ

Albümler
1994 45 RPM (Remixes Per Minute)
1994 Pumpin
1994 The Green Valley EP
1995 Emergency (The Remixes)
1996 Seven Ways
2000 Out There And Back
2001 Columbia EP
2001 The Politics of Dancing
2002 Zurdo: Musica Original de la Pelicula (Film müziği)
2003 Global
2003 Reflections
2005 The Politics of Dancing 2
2007 In Between
2012 Evolution

Single’lar
1995 “You Like That?!” (DFM takma adıyla)
1996 “Beautiful Place”
1997 “Forbidden Fruit”
1997 “Words”
1998 “For An Angel” (PvD’s 1998 E-Work Remiks)
1999 “Another Way”
1999 “Namistai” (BT ile birlikte)
1999 “Tell Me Why (The Riddle)” (Saint Etienne ile birlikte)
2000 “Lovin’ U” (DFM takma adıyla)
2000 “We Are Alive”
2002 “Animacion”
2003 “Nothing But You” (Hemstock & Jennings ile birlikte)
2003 “Time Of Our Lives” (Vega 4 ile birlikte)
2003 “Buenaventura”
2004 “Crush” (Second Sun ile birlikte)
2004 “Wir Sind Wir” (Peter Heppner ile)
2005 “The Other Side” (Wayne Jackson ile birlikte)
2007 “White Lies” (Jessica Sutta ile birlikte)
2007 “Let Go” (Rea Garvey ile birlikte)
2011 “We Come Together” (Sue McLaren ile birlikte)

Video & DVD
2003 Global (DVD)

DJ derlemeleri
1997 Perspective – A Collection Of Remixes 1992-1997
1998 Vorsprung Dyk Technik
2001 The Politics of Dancing
2005 The Politics of Dancing 2
2008 Cream Ibiza Mixed by Paul van Dyk
2009 Volume: Best of Paul Van Dyk
2010 Gatecrasher Anthems: Paul van Dyk
Peki neden Paul Van Dyk?Diğerlerinden Farkı ne?
Paul Van Dyk’ı 1998 yılında, daha çocukken For An Angel parçasıyla tanımıştım.Aslında bu parça 1994 yılında release edilmişti.Ama o dönem hiç tutmamıştı.Fakat 1998 yılında, Alman Viva müzik kanalının parçayı yayınlamasından sonra, tüm dünya listelerini altüst etmişti.Her yerde bu parça çalmıştı.Paul Van Dyk’ın konserlerinde bile halen vazgeçilmezdir bu parça.Ben bile her gün ilk versiyonunu, 98 versiyonunu ve E-Werk versiyonunu her gün dinlemeden rahat edemiyorum 🙂
Bana göre Paul Van Dyk; gelmiş geçmiş en iyi DJ, en iyi canlı performansçı, en iyi setleri olan DJ’dir.Onun gibi asla gelmedi, gelmeyecek.Neden böyle düşündüğümün başlıca sebeplerini özetlersek :
Paul Van Dyk diğer DJ’ler gibi sahnedeyken sadece deckler arası geçiş yapmaz.Ki kendisi deck bile kullanmaz 🙂
Paul Van Dyk; canlı canlı mix yapar, re-work yapar.
Paul VanDyk; sahnede canlı canlı klavye çalar.Sahnede müzik yapar.
Paul Van Dyk; her konserinde, her parçasına sahnede canlı canlı versiyon yapar.
Tiesto vb. amelelerin yaptığı gibi Trance müziği yüzüstü bırakmaz, bırakmadı ! Para pul için Trance müziği satmadı !
Discovery Project’te 150 kişilik orkestrayı arkasına alıp canlı canlı çaldı.
Uzun yıllar sonra Paul Van Dyk’ı canlı canlı izleme fırsatı bu sene elime geçmişti ki; biletler satışa sunulur sunulmaz hemen satın aldım.Ertesi gün işe gidecek olmama rağmen bunu kaçıramazdım ki; iyi ki kaçırmamışım.
Mükemmel bir sahne performansı, mükemmel bir konserle bitirdik geceyi.Hiç uyumadan işe gitme pahasına olsa da (3 gün uykusuz kalacağımı bilsem yine giderdim ya) 🙂
Paul Van Dyk DJ olmanın yanı sıra başarılı bir prodüktör ve trance müzikte büyük etkisi olan biri. Yaptığı başarılı çalışmalar sonucu kendisine Leader Of Trance Nation (Trance Irkının Lideri) ve benzeri sıfatlar verilmiştir. Son şovlarında ise; DJ’lik ile canlı performans mühendisi olma arasındaki çizgiyi birleştirmektedir.
Kendisi sosyal yaşamında herkes tarafından ahlaklı ve yardımsever kişiliğiyle takdir edilmektedir. Bu da diğer DJ’lerden bir adım önde olmasına neden olmuştur. Pek çok yardım kuruluşuyla çalışmakta ve dünyanın sorunlarına kayıtsız kalmamaktadır. Reflections albümünün konseptini Hindistan’daki gezisinde gördüğü fakirlik sonrası tamemen değiştirdiğini belirtmiştir. Kendisi hayranlarının ona verdiği Trance Legend sıfatının hakkını fazlasıyla vermektedir.
Son olarak; Paul Van Dyk’ın setlerini kesinlikle indirmenizi tavsiye ediyorum.

3 yorum

  1. Bayılıyorum bu adama. Cidden çok sağlam bir araştırma yapmışsınız. Türklerden bu kadar trans müziğe derinden ilgilenen değer veren biri gördüğüm için çok mutlu oldum. Sizin gibi insanlara cidden ihtiyaç var 😀

  2. Evet egosuna yenilmemiş bir müzik adamı. 24 agustos 2021 tarihli çalışmasında türk dj burak harsitlioğlu’nun da çalışmasına yer vermiştir. Kendisine teşekkür eder, başarılarının daim olmasını temenni ederiz. Size de çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*